F-16’NIN BİLİNMEYEN MODELİ
F-16 XL
ABD’de bir hava kuvvetleri ihalesi için iki adet F-16 (F-16A ve F-16B) tasarlandı, bu uçaklar alışagelmiş uçak tasarımlarının dışında “delta kanat” olarak tasarlanmıştı. Uçaklar normal F-16’ya göre daha uzun menzilli ve daha fazla yük taşıyabilmekteydi, motor güçlendirmeleri yapılarak uçağın dezavantajlarını ortadan kaldırmayı amaçlamışlardı. ABD Hava Kuvvetleri ihalesini F-15E kazandığı için yenilgiye uğrayan F-16XL üretime geçmedi. 849 kuyruk numarasını taşıyan tek koltuklu uçakla, 848 kuyruk numarasını taşıyan çift koltuklu uçak 1980’lerin başında NASA’ya ödünç verildi, 1990’ların başından itibaren NASA bu iki uçağı hem geliştirdi hem de Dryden Uçuş Araştırma Merkez’inde araştırma uçuşları için görevlendirdi.
1989’da tek koltuklu olan 849 kuyruk numaralı F-16XL Dryden’e gelerek diğer araştırmalar için kullanıldı, uçak 1997’de yeni üretilen Dijital Uçuş Kontrol Sistemi (DFCS) ile geliştirildi.
849 kuyruk numaralı F-16XL daha önce NASA’nın Krank Ok Kanat Aerodinamik Projesi’nde (CAWAP) veya 1990’ların başında NASA’nın Yüksek Hızlı Sivil Nakliye (HSCT) araştırma programı için aerodinamik sınır katman basınçları ve dağıtım verileri sağlayan CAWAP’ta uçtu.
Ayrıca, NASA’nın SR-71’in süpersonik şok dalgasının sınırını araştırmak için bir NASA SR-71’in 200 feet arkasından uçtuğu 1995 sonik bom çalışmasına katıldı. Bu testler şok dalgalarının şeklini ve yoğunluğunu ölçüp kaydetti. Çalışmalar, HSCT mühendislerinin nüfuslu alanların yakınındaki sonik patlama yoğunluğunu azaltmak için süpersonik şok dalgalarını daha iyi anlamalarına yardımcı oldu.
NASA’nın ABD Hava Kuvvetleri tarafından NASA’ya ödünç verilen 849 kuyruk numaralı F-16XL, en son 1999’da uçtu.
İki koltuklu 848 kuyruk numaralı F-16XL, NASA Dryden tarafından 1990’ların ortasında Süpersonik Sınır Tabakası Kontrolü araştırma projesi için kapsamlı bir şekilde değiştirildi. Gövde içine yerleştirilmiş bir türbin tahrikli emme sistemi ve modifiye edilmiş, kalınlaştırılmış bir sol kanat, kanat üzerinde laminar veya düzgün bir hava akışı sağlamak için kanattan akan sınır tabakası havasını çekmiştir. Bu uçak ise en son 1996’da uçtu ve artık uçuşa elverişli değil. Uçak kısa süre önce Ulusal Hava Kuvvetleri Müzesi’ne transfer edildi.